12 Ekim 2012 Cuma

İyi bir garsondan ne beklersiniz?

Anadolu yakasının ilk alışveriş merkezi Capitol'de öğle yemeği için buluşuyoruz. Öğle molasına sığdırdığımız buluşmada rahat etmek, sohbetten ve yemekten keyif almak amacıyla alt kattaki "food court"ta buluşmak yerine üst kattaki Kitchenette'teyiz. 

Menülerimizi getiren "kızımız"  günün çorbası ve günün yemeği seçeneklerini söylüyor. Günün yemeği köfte kebabı... "Köfte kebabı  nasıl?" soruma "çok güzel" cevabı geliyor.  Sorunun iyi formüle edilmediğinin farkındayım, ama garsonun cevabı absürtlük düzeyinde, dolayısıyla gülüyoruz.
Yemeği tarif edebilmesi, örneğin " patlıcan söğürme ve pide parçaları üzerine konmuş küçük ızgara köfteler yoğurt ve domates sosuyla servis ediliyor"  demesi gerekiyordu garsonun.

Kitchennete, sunulan hizmet ve fiyat konumlaması olarak alışveriş merkezindeki diğer restaurantlardan ayrılıyor. Altay Ayhan, Yaşamdan Örneklerle Yedi Adımda Markalaşma kitabında konumlandırma fiyat ilişkisini anlattığı bölümde  Kitchenette'i lüks olarak örneklendiriyor.

Lüks bir restaurantın garsonunun menüye hakim olması, müşteriyi bilgilendirebilmesi en az kibarlığı, zarifliği, temizliği kadar önemli.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder